English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | get around to v. | vakit ayırıp bir şeyi yapmak |
General | get around to v. | zaman ayırmak |
General | get around to v. | bir şey için zaman bulmak |
General | get around to v. | vakit bulmak |
Idioms | ||
Idioms | get around to v. | eli değmek |
English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | be unable to get one's tongue around a word v. | dili dönmemek |
Phrasals | ||
Phrasals | get (around) to someone or something v. | sonunda bir şeyle/biriyle ilgilenebilmek |
Phrasals | get (around) to someone or something v. | sonunda bir konuya/birine geçiş yapabilmek |
Phrasals | get around to (doing something) v. | sonunda (bir şeyi) yapabilmek |
Phrasals | get around to (doing something) v. | vakit ayırıp/bulup (bir şeyi) yapabilmek |
Phrasals | get around to (doing something) v. | (bir şeyi yapabilmek) için zaman/vakit bulmak |
Phrasals | get around to (something) v. | onunda (bir şeyi) yapabilmek |
Phrasals | get around to (something) v. | vakit ayırıp/bulup (bir şeyi) yapabilmek |
Phrasals | get around to (something) v. | (bir şeyi yapabilmek) için zaman/vakit bulmak |
Colloquial | ||
Colloquial | get around to doing v. | sonunda yapabilmek |
Colloquial | get around to doing v. | vakit ayırıp/bulup yapabilmek |
Colloquial | get around to doing v. | yapabilmek için zaman/vakit bulmak |